İzmir Seferihisar’daki zeytinyağı üreticisi Sevilma, küresel ölçekte agroekolojik dönüşüm için çalışan Dünya Agroekoloji Birliği’ne (Agroecology Coalition) üye olma hakkını kazandı. Bu üyelikle Sevilma, Türkiye’de Dünya Agroekoloji Birliği’ne katılma hakkını kazanan ilk gıda şirketi oldu.
Dünya Agroekoloji Birliği Hakkında:
Dünya Agroekoloji Birliği (Agroecology Coalition), 40’tan fazla ülke ve 150’nin üzerinde kurumun katılımıyla oluşturulmuş, gıda sistemlerinin dönüşümünde doğayla uyumu temel bir çözüm olarak savunan küresel bir iş birliği platformu. Koalisyon; politika yapıcıları, çiftçileri, araştırma kurumlarını, sivil toplum kuruluşlarını ve özel sektörü bir araya getirerek adil, dirençli ve sürdürülebilir gıda sistemlerinin yaygınlaştırılmasını amaçlıyor.
Sevilma’nın Rolü ve Taahhüdü:
Agroekoloji; doğayla uyumlu, kimyasal girdilerden arındırılmış ve yerel bilgiye dayalı bir üretim anlayışını ifade ediyor. Sevilma da bu ilkeler doğrultusunda;
- İnsan ve doğanın sağlığını birlikte koruyor,
- Doğal ve kadim üretim modellerini destekliyor,
- Kimyasal girdileri azaltıyor,
- Yerel ve küçük ölçekli üreticilerle iş birliğini güçlendiriyor,
- Biyoçeşitliliğin korunmasına katkı sunuyor.
Sevilma aynı zamanda Agroecology Avrupa platformunun Türkiye’deki tek üyesi ve Slow Food tarafından geliştirilen Slow Food Çiftlikleri (Slow Food Farms) ağının Türkiye’deki ilk ve tek temsilcisi olarak agroekolojik üretimi uluslararası ölçekte destekliyor.
Neden Önemli?
Gıda sistemleri; iklim değişikliğiyle mücadele, biyolojik çeşitliliğin korunması ve toplumsal adaletin inşası açısından kilit önemde. Sevilma’nın bu uluslararası koalisyonlara katılımı, sadece kurumsal bir vizyonun yansıması değil; aynı zamanda Türkiye’de agroekolojik dönüşümün mümkün ve uygulanabilir olduğunu gösteren öncü bir örnek teşkil ediyor.
Sevilma’nın Felsefesi:
Sevilma’nın kurucusu Dr. Güven Eken bu yaklaşımı şu sözlerle özetliyor:
“Yaşadığımız çağda hastalıkların en temel nedenlerinden biri zehirli ve sağlıksız gıdalar. Bu korkunç üretim biçimi insan sağlığı kadar doğanın da sağlığını bozuyor. Doğanın sağlığının bozulduğu bir dünyada sağlıklı insanlara yer yoktur. Biz, bir annenin evladına yedirmek istediği ürünleri üretmek için çalışıyoruz.
Bu cümlede yalnızca bir anne şefkati değil, aynı zamanda Türkiye tarımının geleceğine dair güçlü bir alternatif politika önerisi bulunuyor. Günümüzde Türkiye tarımı, ithal GDO’lu tohumlara, kimyasal girdilere ve yoğun su tüketimine dayalı bir çıkmazda ilerliyor. Ancak Sevilma gibi örnekler, başka bir tarımın mümkün olduğunu gösteriyor: Daha az harcayarak daha iyisini yapmak, doğaya rağmen değil doğayla birlikte üretmek.”
Bu hedef doğrultusunda Sevilma, Dünya Agroekoloji Birliği, Slow Food ve Agroekoloji Avrupa gibi önemli küresel ağların bir parçası olarak çalışmalarını sürdürüyor. Bu uluslararası işbirlikleri, hem üretim pratiklerine hem de savunduğu değerlerin yaygınlaştırılmasına güç katıyor.